Haccın Sünnetleri Kısaca kaçtır

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Haccın sünnetleri nelerdir denildiği zaman peygamberimizin hacca gidip fiilen veya tavsiye ettikleridir. Hac ibadetinin sünnetleri altı tanesini maddeler halinde açıklayacağız inşaallah.

Hac bildiğiniz üzere İslam dininin beş temel şartından birisidir. İslâm dininin en önemli ibadetlerinden biri olan Hac, Hicretin 9. yılında farz kılınmıştır. İslam’ın beş şartından biri olan hac ibadeti, hem beden, hem de mal ile yapılan bir ibadettir. Maddi durumu uygun olan Müslümanların ömürlerinde bir defa hac ibadetlerini yapmaları farz’dır.  İşte bu önemli ibadet, Allah’tan bir rahmet olarak belirli şartları taşıyınca, kişiye, ömründe yalnızca bir kere farzdır.

HAC SÜNNETLERİ
1) îhrâm’a girmek için gusl yapmak. İhrama girerken gusül abdesti almak ya da normal abdest almak. Bu abdest yalnız temizlik amacı ile alınır.

2) Telbiye’de bulunmak. İhramlı olduğu sürede her fırsatta telbiye getirmek.
Telbiye nedir? “Lebbeyk, Allahümme lebbeyk, Lebbeyke la şerike leke lebbeyk. İnne’l-hamde ve’n-nimete leke ve’lmülke la şerike leke” bu şekilde okunur

3) Tavâf’ül-Kudûm yapmak. Kudüm, “geliş ve varış” anlamındadır. Buna göre kudüm tavafı, Mekke’ye geliş tavafı demektir. İfrad veya kırân haccı yapan Âfâkýler için sünnet olup Arafat vakfesine kadarki süre içinde eda edilir. Mekke’ye varınca geciktirilmeden yapılması müstehaptır. Haccın sa‘yi bu tavaftan sonra yapılacaksa tavafta “ıztıbâ‘” ve “remel” yapılır. Aksi halde yapılmaz. Âfâký olmayanların, yani haccetseler bile Harem ve Hîl bölgeleri halkının, temettu‘ haccı veya sadece umre yapanların, ifrad haccı yaptıkları halde Mekke’ye uğramadan doğrudan Arafat’a çıkanların ve özel halleri sebebiyle Arafat vakfesinden önce kudüm tavafı yapamamış olan kadınların kudüm tavafı yapmaları gerekmez.

4) Sa’y yaparken işaretlenmiş yere gelindiğinde koşar adımlarla yürümek. “Sa’y” kelimesi; koşmak, hızlı yürümek anlamına gelmektedir. Hac ve umrede Kâbe’nin doğu tarafındaki “Safa” tepesinden başlayarak “Merve” ye dört gidiş, Merve’den Safa’ya üç dönüş olmak üzere bu iki tepe arasındaki gidiş-gelişe denir.

Safa’dan Merve’ye her bir gidişe ve Merve’den Safa’ya her bir dönüşe “şavt” denir. Safa ile Merve arasındaki yaklaşık 400 metre uzunluğundaki yürüme alanına “Mes’a” denir.

Sa’y yapmak vaciptir. Sa’yin aslı, Hz. Hacer’in henüz kendisini emmekte olan oğlu Hz. İsmail için su ararken bu iki tepe arasında koşması hatırasına dayanmaktadır.

5) Meş’ar’ül-Harâm’da zikr ve duâ etmek üzere vakfe yapmak.Müzdelife’de, vakfeye, fecr ağardıktan sonra durmak. Gece Müzdelife’de yatıp, fecr açılırken, sabah namazını hemen kılıp, sonra, Meş’arilharam denilen yerde, ortalık aydınlanıncaya kadar, vakfeye durulur. Güneş doğmadan önce, Minâ’ya hareket edilir. Yolda Muhasser denilen vâdide durmamalıdır. Burası Eshâb-ı fil durak yeridir.

6) Teşrik günlerinin son gecesini Minâ’da geçirmek

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir