Kadın kocasının Cebinden Gizlice Para Alması Caiz Olur mu

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Günümüz’de belki bir çok kişinin merak ettiği Kocasının cebinden para almak haram mıdır? veya eşi’den habersiz cebinden para alması günah mı? gibi soruları merak etmektedir. Peki Eşinden izinsiz cebinden para çıkarması ne kadar doğru ne kadar yanlış konumuzu işliyeceğiz. Bir bayan eşinden evin ihtiyacı için para istediğinde vermediği taktirde sorumlu veya biliyor ki kocasından para istese vermeyecektir. Öncelikle Allah hiç kimseye hanımını buna mecbur edecek hal ve hareketi nasip etmesin. Çünkü biliyoruz ki bazen hanımefendi mecbur oluyor eşi ona para veya ihtiyacını karşılamıyor gereken maddi desteği vermediği için eşi bazen buna mecbur oluyor. O yüzden altını çizerek lütfen bundan kaçının gereken maddi desteği eşinize hanımınıza yapın.

Burada tabi dikkate alınacak bir husus da, harcamayı yapan hanımefendinin anlayışıdır. Yani evin bir ihtiyacı veya çocukların bir ihtiyacı yada kendisinin bir ihtiyacı olmasıdır. Aldığı zaman ihtiyacı kadar olması alması caizdir. Yoksa hiçbir ihtiyacı yada israf olacak parayı kocasından izin almadan cebinden para alması pek doğru değildir. Ayrıca kocasından ihtiyacı olduğu zaman para istediğinde verecekse’de gizli olarak kocasının cebinden para alamaz ve caiz değildir.

Evin beyi evi geçindirme sorumluğunu yerine getirmekte ihmalkâr davranıyor, cebinde imkanı olduğu halde bu mükellefiyetini yerine getirmiyorsa; hanımefendi, biraz da zorlayarak cebinden habersiz para alabilir, beyin karşılamaya mecbur olduğu ihtiyaçları böyle karşılayabilir, bunda bir mesuliyette sözkonusu olmayabilir.

– Bey, zaman zaman ihtiyaç oluyor, habersiz para almak durumunda kalıyorum. Ne dersin, alabilir miyim? Yoksa mutlaka sana haber vermek zorunda mıyım? İzin veriyor musun arada sırada para almaya?

Bakalım para cebinden çıkacak zat ne diyecek, nasıl bir mukabelede bulunacak? Şayet anlayışlı ve bonkör davranır da:

Hanım, bizim aramızda ayırım mı olur? Paramız olduktan sonra izinli de alabilirsin, izinsiz de! Nasıl olsa aldığını evin ihtiyacına harcayacak, çoluk çocuğun eksiğini tamamlayacaksın…

Şayet bey böyle derse, Şahin hoca’ya ne oluyor ki?

Hayır alamazsın, diyecek, yahut da, alabilirsin, diye beyin kesesinden cömertlik yapacak, bonkörlükte bulunacak!

Bence meselenin esası budur:

– Beyin izin verip vermemesi.

Anlaşılan odur ki, bey razı olursa alınabilir, olmazsa alınamaz.

Burada bir hususa da işarette bulunalım isterseniz.

Bey, evin ihtiyaçlarım karşılamakla zaten mükelleftir.

Ne var ki evin beyi evi geçindirme sorumluğunu yerine getirmekte ihmalkâr davranıyor, zaman zaman cebinde imkanı olduğu halde bu mükellefiyetini yerine getirmiyor da hanımefendi, biraz da zorlayarak cebinden habersiz para alıyor, beyin karşılamaya mecbur olduğu ihtiyaçları böyle karşılıyorsa; bunda bir mesuliyet sözkonusu olmayabilir. Çünkü bunda beyin yapmaya mecbur olup da ihmal ettiği harcamayı yaptırmak, bir bakıma mükellefiyetini ancak böyle yerine getirtmek vardır.

Tabii bu, ideal olanı değildir. Arzu edilen odur ki, ne hanım böyle bir zorlamaya gerek duysun, ne de bey bunu duyuracak bir ihmal ve anlayışsızlığa düşsün. Belki olması lazım gelen; beyin, ihtiyaçları vaktinde bilmesi, istemeye bile zaman kalmadan gereken miktarı takdim etmesidir.

Burada dikkate alınacak bir husus da, harcamayı yapan hanımefendinin anlayışıdır. Bazı hanımlar çevrelerinde İsrafil bir hayatı esas alan komşuları örnek alıyor, gereksiz şeyleri de ihtiyaç haline getirip para yetiştiremez hale bile gelebiliyorlar. Halbuki herkesin ihtiyaç anlayışı imkanına göre olur. Herkes ayağını kendi yorganına göre uzatır. Buna mecburdur da.

İsrafil harcamaya alışanlar örnek alınmamalı, imkan bakımından kendisinden aşağıda bulunanlar örnek alınmalı, onlara göre çok iyi durumda olduğu düşünülerek hayatından huzur duyup memnun olmalıdır.
Hatem-i Esam’ın hanımına sormuşlar:

— Beyin seyahate çıkmış, ne kadar rızık, yani para bıraktı sana?

Şöyle cevap vermiş sabırlı ve şuurlu hanım:

– Benim beyim rızık verici değil, rızık yiyicidir. Allah (c.c.) ne kadar rızık takdir etmişse o kadar bırakmıştır.

Bu güzel örneğe mukabil bir de cimri beyden misal verelim:

Sabırlı bir hanım nihayet cimri kocasını kadıya şikayet etmiş, “Eve hiçbir şey getirmiyor” demiş. Kadı da çağırıp “Neden eve bir şey getirmiyorsun?”,deyince, adam gayet rahat, “Ben gücümün yettiğini getiriyorum, bu hanım kanaatsiz, gücümün yetmediğini de istiyor”, deyince kadı efendi hanıma bakmış. Hanım da, “Sor” demiş, “Bunun gücü neye yetiyormuş.”

Kadı efendi de sormuş:

– Senin gücün neye yetiyor ki?

Cimri koca bakın nasıl cevap vermiş;

– Efendim, benim gücüm her gün bir kova su getirmeye yetiyor. Bu hanım kanaatsiz, bununla yetinmiyor, yanına birde ‘ekmek;’

Görüyor musunuz? Demek böyle beyler de var bu dünyada!

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mersin eskort -
deneme bonusu
- deneme bonusu veren siteler - Goley90 Giriş - youtube beğeni satın al - buy youtube likes - istanbul escorts - beşiktaş escort - beylikdüzü escort - postegro - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - istanbul escort - Baywin Giriş - bonusu veren siteler - sahabet güncel adres - onwin kayıt - Aviator oyna