Lokman Suresi Okumanın Fazileti ve Faydaları

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kur’anı Kerimin önemli sayfalarından biri olan Lokman süresinin fazileti ve sırları olduğu gibi önemi’de büyüktür. Rabbimizin bütün insanlığa hitabeden bir kelâmı olan Kur’an, Arapça olarak indirilmiştir. Onun Kur’an’dan bir harf okuyana bir hasene verilir. Bir hasenede on misli sevap vardır. Her surenin bir çok özelliği vardır. Her bir ayet ve sure Allah kelâmı olmakla beraber herbirinin ayrı ayrı özellikleri vardır. Bu nedenle bugün kü konumuzun başlığında açıkladığımız gibi Lokman süresinin fazileti ve sırlarını Hz Peygamberimizin hadisleriyle açıklamaya gayret edeceğiz.

Müslümanlar olarak okuyup anlayarak amel edeceğimiz İlahi kitap, Kur’an-ı Kerim’dir. Kur’an-ı Kerim ebedidir, daima genç ve tazedir. O Allah’ın kelamıdır. Yüce kitabımız kuran-ı kerim’i okumanın faydaları oldukça fazladır. Bu konu hakkında bildirilen hadisi şeriflerde ise içinizde en hayırlınız kuranı okuyan ve öğreteninizdir buyrulmuştur. Kuran-ı Kerimi okumanın faydalarının yanında kuranı anlayarak da okumak en güzelidir.

Kur’ân-ı kerîmin otuz birinci sûresi.
Lokman sûresi, Mekke’de nâzil oldu (indi). Otuz dört âyet-i kerîmedir. Lokman aleyhisselâmın kıssası anlatıldığı için, sûre bu ismi almıştır. Sûrede; Kur’ân-ı kerîmin iyilere hidâyet ve rahmet vesilesi olduğu, iyilerin husûsiyetleri ve mükâfâtları, k ötüler ve uğrayacakları azâb, Lokman Hakîm’in oğluna nasîhatları, Allahü teâlânın ilminin ve kudretinin sınırsızlığı bildirilmektedir.

LOKMAN SURESİ NEDEN İNDİRİLMİŞTİR?

İbni Cerir, İbni Abbas (r.a.)’ın “Öyle insanlar vardır ki, bilgisizce in­sanları Allah yolundan saptırmak için … boş sözler satın alırlar.” ayetinin (6. ayet) nüzul sebebi ile ilgili olarak şöyle dediğini nakletmektedir: Bu ayet Kureyş’ten şarkıcı cariye satın alan adam hakkında nazil olmuştur.

Cüveybir, İbni Abbas (r.a.)’ın şöyle dediğini rivayet etmektedir: Bu ayet Nadr b. Haris hakkında inmişti. Nadr şarkıcı bir cariye satın almıştı. İslâm’a girmek isteyen birini duyduğu zaman hemen bu cariye ile onun yanına gider ve cariyeye: Bu adama yedir, içir ve ona şarkı söyle, derdi. Yeni müslümana: Muhammed’in davet ettiği oruç, namaz ve onun huzurunda çarpışmaktan daha hayırlıdır, derdi. Ayet bunun üzerine nazil olmuştur.

Mukatil diyor ki: Ayet, Nadr b. Haris hakkında nazil olmuştur. Nadr tüccar olarak İran’a gidiyor, Acemlerin kitaplarını satın alıyor, bu kitapları anlatıyor ve şöyle diyordu: “Muhammed size Ad ve Semûd kavimlerinin haberlerini anlatıyor. Ben de size Rüstem ve İsfendiyar’ın, kisraların ha­berlerini anlatıyorum.” derdi. Kureyşliler de onun sözlerinden hoşlanıyor, Kur’an’ı dinlemeyi terkediyorlardı. [Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir, Risale Yayınları: 11/138-139.]

“Eğer yeryüzünde ağaçlar kalem olsa…” ayetinin (27. ayet) nüzul sebebi ile ilgili olarak İbni Cerir, İkrime’den naklediyor ki: Ehl-i Kitap Peygam­berimiz (s.a.)’e “Ruh” hakkında soru sormuşlardı. Bunun üzerine Cenab-ı Hak “Sana ruhu sorarlar. De ki: Ruh Rabbimin emrindendir. Size ilimden pek az bir şey verilmiştir.” (İsra, 17/85) ayetini indirdi. Ehl-i Kitap da şöyle dediler:

– Sen bize ilimden pek az bir şey verildiğini iddia ediyorsun. Halbuki bize Tevrat verildi. O ise hikmetli kitaptır. “Kime hikmet verilirse, ona çok hayır verilmiş olur.” (Bakara, 2/269).

Bunun üzerine Lokman suresinin “Eğer yeryüzünde ağaçlar kalem ol­sa, denizler mürekkep olsa…” mealindeki 27. ayeti nazil oldu.

İbni İslak ve İbni Ebî Hatim, Ata b. Yesar’dan naklediyorlar: Mek­ke’de, “Size ilimden pek az bir şey verilmiştir.” (İsra, 17/85) ayeti nazil oldu.

Peygamberimiz (s.a.) Medine’ye hicret edince Yahudi ilim adamları ona gelip:

– Bize ulaşdığına göre sen “Size ilimden pek az bir şey verilmiştir.” di­yorsun. Bununla bizi mi, yoksa kavmini mi kastediyorsun? dediler. Pey­gamberimiz (s.a.):

– Herbirini kastettim, dedi. Yahudiler:

– Peki, sen bize içinde herşeyin açıklamasının bulunduğu Tevrat’ın ve­rildiği ayetlerini okuyorsan, dediler. Bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.):

– O Allah’ın ilminde azdır, diye cevap verdi. Cenab-ı Hak da “Eğer yer­yüzündeki ağaçlar kalem olsa, denizler mürekkep olsa…” (Lokman, 31/27) ayetini indirdi.

Ebu’ş-Şeyh İbni Hayyan el-Ensarî el-Azame kitabında, İbni Cerir Tef­sirinde Katade’den naklediyorlar: Müşrikler, bu ilâhî kelâm yakında tüke­necek bir kelâmdır, dediler. Bunun üzerine: “Eğer yeryüzünde ağaçlar kalem olsa, denizler mürekkep olsa …” ayeti nazil oldu.

“Sizin yaratılmanız da…” ayeti (28. ayet) Übeyy b. Halef, Übeyy b. Esedîn, Münebbih b. Haccac b. Sebbak ve Nebîh b. Haccac b. Sebbak hak­kında nazil oldu. Bunlar Peygamberimiz (s.a.)’e şöyle dediler:

– “Allah Tealâ bizi merhaleler halinde yarattı. Önce nutfe, sonra kan pıhtısı, sonra et parçası, sonra da kemikler halinde yarattı, diyorsun. Sonra da: Biz hep birlikte bir saat içinde yeni bir yaradılışla diriltileceğiz, diyor­sun!..”

Bunun üzerine Cenab-ı Hak: “Sizin yaratılmanız da, tekrar diriltilme-niz de tek bir kişinin yaratılması gibidir.” ayetini indirdi. (Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir, Risale Yayınları: 11/173-175.)

“Kıyametin bilgisi ancak Allah kalındandır.” ayetinin (34. ayet) nüzul sebebi ile ilgili olarak İbni Cerir ve İbni Ebî Hatim, Mücahid’den nakledi­yor ki: Badiye’den Haris b. Amr isimli bir adam geldi.[Katade’nin rivayetine göre bu zatın ismi Varis b. Amr b. Harise’dir. Zira hiçbir kimse Allah’ın izni olmaksızın kimseye şefaat edemeyecektir. Al­lah nezdinde dünya hayatında işlenen salih amelden başka hiçbir şeyin faydası olmayacaktır.] Peygamberimiz

(s.a.)’e:

– Benim hanımım hamiledir. Doğuracağı çocuğu bana haber ver. Bizim beldemiz kuraktır. Yağmurun ne zaman yağacağını bana haber ver. Ben ne zaman doğduğumu öğrendim. Bana ne zaman öleceğimi de sen haber ver, dedi.

Bunun üzerine Allah “Kıyametin bilgisi Allah katındadır….” mealinde­ki 34. ayeti indirdi. [Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir, Risale Yayınları: 11/183.]

LOKMAN SÛRESİ’NİN FAZİLETİ VE YARARLARI

Kim Lokman sûresini okursa, Lokman’a (aleyhimürrahme) kıyâmet günü refîk (arkadaş) olur. (Hadîs-i şerîf-Kâdı Beydâvî Tefsîri)

Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: “Her kim Lokman suresini okursa, Emri bil maruf yapanların sayısınca o kişiye on sevap verilir ve kıyamet gününde Lokman (aleyhisselam)’a arkadaş olur.” (Kâdı beyzavi, Beyzafi Tefsir (Envarut-Tenzil ve Esrarut-Te’vil) 2/98)

Rivayet edildi ki:

Maddi ve manevi hastalıklara karşı 7 kere okunur. Ayrıca bu sure yazılıp zemzem olan bir kabın içine konulup içilirse, birçok hastalığa Allah’ın izniyle şifa olur.
Bu sureyi okuyup da bir vasıatya binse, meydana gelmesi muhtemel kazalara karşı kendisini korumuş olur.

Ruhi sıkıntılarından kurtulmak isteyen kişi, aktarlarda satılan günlük tabir edilen sakızı balla karıştırdıktan sonra Lokman suresinin 27-28 ayetlerini bu karışıma üfler ve sabahları aç karnına yemeğe uzun bir müddet devam etmelidir.

“Her kim Lokman sûresini okursa kıyamet gününde Lokman ona arkadaş olur.”

Lokman Suresini, ruhi bunalım geçiren bir kimse yedi defa okursa, maddi ve manevi hastalığı ve bilinmeyen hastalığına Allah şifa ihsan eder. Lokman Suresi Kuran-ı Kerimin 412. sayfasındadır.34 ayettir.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mersin eskort -
deneme bonusu
- deneme bonusu veren siteler - Goley90 Giriş - youtube beğeni satın al - buy youtube likes - istanbul escorts - beşiktaş escort - beylikdüzü escort - postegro - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - istanbul escort - Baywin Giriş - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - bonusu veren siteler - sahabet güncel adres - onwin kayıt