T Harfi ile ilgili Başlayan Deyimler ve Anlamları

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bugün ki makalemizde t harfi ile ilgili deyimleri ve anlamlarını derledik. Kültürümüzün ayrılmaz bir parçası olan deyimler hem yazılarımıza hem de konuşmalarımıza derinlik katar. Bu nedenle alfabemiz’de bulunan A’dan Z’ye kadar harf harf deyimleri ve yanında anlamı ile hazırladık. İşte Alfabemizin ilk harfi olan “T” harfi ile başlayan deyimler..

Deyimler kalıplaşmış sözlerdir, kelimelerin yerleri değiştirilemez ve aynı anlama bile gelse yerine başka bir sözcük getirilemez. Deyim, belli bir kavramı, belli bir duygu ya da durumu dile getirmek için birden çok sözcüğün bir arada, seyrek olarak da tek bir sözcüğün yan anlamında kullanılmasıyla oluşan sözdür.

Deyimler çok büyük bir oranda mecaz anlamda kullanılır ancak gerçek anlamda kullanılanlara da rastlanmaktadır. Deyimi oluşturan sözcüklerin kimileri gerçek anlamını yitirerek mecaz anlam kazanırlar. Mecazlı anlatım, söze güzellik ve akıcılık katar.Türkçe, deyimler bakımından çok zengin bir dildir. Deyimler, göz önüne kuvvetli imgeler getiren sembollü sözlerdir. Halkın dikkatli ve zeki görüşlerinden doğmuştur.

Tersinden okumak : Yanlış anlamak, yanlış okumak.


Teslim bayrağını çekmek : 1. Yenilgiyi kabul ettiğini bildirmek. 2. Karşısındakinin istediğini yapmaya razı olmak.


Tetikte bulunmak (durmak, olmak) : Dikkatli, hazır ve uyanık olmak.


Tez canlı : Beklemeye dayanamayan, sabırsız.


Tez elden : Çabucak, aceleyle, gecikmeden.


Tezada düşmek : Sözleri birbirini veya sözleri ile davranışları bir birbirini tutmamak.


Tezgahı kurmak : 1. İşe başlamak üzere hazırlıklarını tamamlayıp çalışmaya başlamak. 2. Yasal olmayan bir işi gerçekleştirebilmek için yalan dolanla aldatmaya, kandırmaya çalışmak.


Tezkeresini eline vermek : İşten kovmak.


Tıka basa yemek : Rahatsız edecek kadar çok yemek.


Tıkır tıkır gitmek (işlemek) : İşler yolunda gitmek.


Tıkırı yerinde olmak : Varlıklı olmak, hali vakti yerinde olmak.


Tılsımı bozulmak : Önemini kaybetmek.


Tımarhane kaçkını : Delice işler yapan, hoppa, delişmen.


Tınmamak : Aldırmamak.


Tıpış tıpış gitmek : Mecbur olduğu için gitmek.


Tıraş etmek (tıraşlamak) : 1. Tıraş işini yapmak. 2. Uzun uzun, bıktırıncaya kadar, abartarak konuşmak.


Tırnağı bile olamamak : Benzerleriyle kıyaslanamamak, birinden değerce çok aşağı olmak.


Tırnak iliştirmek (geçirmek) : Bir işin peşini bırakmamak, kurcalamak.


Tilkiyi kovalarken, kurdu uyandırmak : Bir kötülüğü yenmeye uğraşırken daha büyük bir belaya bulaşmak.


Tiye almak : Alay etmek, dalga geçmek.


Tokatlamak : Birini dolandırmak, hileyle parasını almak.


Topa tutmak : Bir kimseye öfkelenerek ağır sözler söylemek.


Toprağa girmek (verilmek) : Ölüp gömülmek.


Taban tepmek (patlatmak) : Yorgunluğa katlanarak uzun yol yürümek, çok gidip gelmek.


Tabana kuvvet : Bir yere gitmek için binecek taşıt yok, yürümek zorundayız.
DİĞER BİR SAYAYA BAKMAK İÇİN AŞAĞIDAKİ SAYILARI TIKLAYARAK BAKABİLİRSİNİZ

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir