İ Harfi ile Başlayan Deyimler ve Anlamları
İdare etmek : 1. Yetmek, yetişmek. 2. Tutumlu davranmak. 3. Hoş görmek.
İfade vermek : Bir olay hakkında gördüğünü ya da bildiğini detaylı olarak anlatmak, sorguya cevap vermek.
İfadesini almak : 1. Sanığı ve tanığı sorguya çekmek. 2. Hırpalamak, dövmek. 3. Yenmek.
İflahını kesmek : Birini aşırı derecede yormak, bunaltmak.
İfrit kesilmek (olmak) : Çok kızmak, aşırı öfkelenmek.
İğne atsan yere düşmez : Bir yerin çok kalabalık olduğunu anlatır.
İğne ile kuyu kazmak : Yetersiz araçlarla büyük işler başarmaya, zorlukları yenmeye çalışmak, yavaş yavaş iş görmek.
İğne ipliğe dönmek : Çok zayıflamak.
İğneden ipliğe kadar : Ne kadar eşya varsa hepsi.
İğneli beşik (fıçı) : İçinde iş görmek zorunda kalınan çok sıkıntılı durum.
İğneli laf (söz): Manalı, bir şeyler ima eden, batıcı söz.
İhtimam göstermek : Özen göstermek, ilgilenmek.
İki arada (bir derede) kalmak : 1. Birbirine karşıt iki kişi arasında ne yapacağını bilemeyerek şaşırmak. 2. Sıkışık, zor şartlar altında kalmak.
İki ateş arasında kalmak : Zor bir durumda karar verememek.
İki ayağı çukurda olmak : Ölüme çok yaklaşmış olmak, epeyce ihtiyarlamak ve güçsüz durumda olmak.
İki ayağını bir pabuca sokmak (koymak) : Birini bir işi çabuk yapması için sıkıştırmak.
İki cami arasında kalmış beynamaza (binamaz) dönmek : İki yoldan hangisini seçeceğini, hangi tarafı tutacağına bir türlü karar verememek, bu yüzden bir şey yapmadan beklemek.
İki çift laf (söz) etmek : Sohbet etmek, birkaç söz söylemek.
İki dirhem bir çekirdek : Çok güzel ve özenli giyinmiş.
İki eli bağrında (böğründe) kalmak : Çaresiz kalıp ne yapacağını bilememek.
İki eli (kızıl) kanda olsa: Elindeki iş ne kadar önemli olursa olsun.
İki eli (on parmağı) yakasında olmak : Kıyamet günü ondan davacı olmak.
İki elle sarılmak : 1. Bağlanmak, sadık kalmak. 2. Bir işi iyice benimsemek, eksiksiz yapmaya çalışmak.