Mevlid duası nasıl yapılır? Mevlid duası Türkçe okunuşunu sizler için derledik. Doğum, doğum zamanı, doğum yeri. Arapça “ve-le-de” kökünden türetilmiş olup Rasulullah (s.a.s)’in doğumuna, bununla ilgili yapılan merasimlere, yazılan eserlere ve Rasulullah (s.a.s)’ın doğduğu eve de “mevlid” denilmektedir. Halk arasında yanlış olarak “mevlud” ve “mevlüt” şeklinde de kullanılmaktadır. Mevlit, genellikle Resûlullah`ın doğum günü yıldönümlerinde belli makam ve tegannilerle okunan övgü, gazel ve kasîdelerdir.
Memleketimizde okutulan mevlid, bir emir gereği değildir. Lakin buna göre mevlid, sorunuzda da değinildiği gibi güzel ve sevap bir uygulama da olabilir.
MEVLİD DUASI
«Yâ İlâhe’l-âleminl Sana hamd ü senâlar ve Habîb-i Edibin ve Habîb-i Necibin Muhammed Mustafa (s.a.v.) Efendimiz Hazretlerine, O’nun âline ve ashâbma salât ü selâmlar olsun yâ Rabbi.
Bu mecliste okunmuş olan Kurân-ı Kerîm’i, salevât-ı şerifleri ve mevlid-i şerifi Habîb-i Ekremin hürmetine kabule karin eyle yâ Rabbi.
Bunlardan hâsıl olan ecr ü mükâfatı, o iki cihan güneşi, sevgili Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.) Efendimiz Hazretlerinin mübârek, mutahhar, mücellâ rûhuna hediyye eyledik, kabul eyle yâ Rabbi. Mübârek ruhunu bizlerden haberdar eyle yâ Rabbi. Ve rûhunu cümlemizden hoşnût ve şefâatlerini cümlemize nasip eyle yâ Rabbi.
Okunan Kur’ân-ı Kerîm, salevât-ı şerife ve mevlid i şeriften hâsıl olan sevabı, şâir Enbiyâ-i tzâm ve Rüsûl-i Kirâm Hazretlerinin ruh-lanna hediye eyledik, onların ruhlarına da ikram eyle yâ Rabbi.
Peygamberimizin mübarek zevcelerinin, mü’minlerin annelerinin ruhlarına, ashâbı güzınin, muhâcir ve ensârın ruhlarına, tâbiîn, tebe-i tabiîn ve müctehidlerin ruhlarma, senin bilcümle velî kullarıyım, ârif-lerin ve mürşidîn-i izamın ruhlanna da hediye eyledik ikrâm eyle yâ Rabbi.
Bu cem’iyyete sebep olan zâtın sa’yini meşkûr, amelini makbûl, günahlarım mağfûr, dünyevî ve uhrevî müşkilâtlarını hal ve âsân eyle yâ Rabbi.
Evlâtlarına ulemâ-i âmilin, sulehâ-i sâlihîn ve ağniyâ-i şâkirmden olmak nasip eyle yâ Rabbi.
Yakınlarından âhirete intikal edenlerin günahlarını mağfûr, ruhlarım mesrûr ve hayatta olanları da hayırlı uzun ömür ile muammer eyle yâ Rabbi.
Müslümanlardan, kara, hava ve denizde bulunan müsâfirîn ve asâkirîne selâmetler ihsân eyle yâ Rabbi.
Huccâc-ı müslimîne helâl mal ile selâmetle gidip gelmek nasip eyle yâ Rabbi.
Ömrümüz nihâyete erdiğinde sekerât-ı mevtimizi âsân eyleyerek, ol kelime-i mübâreke ki, Eşhedü en lâilâhe Ula’l-lâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlüh diyerek çene kapamak nasip eyle yâ Rabbi.
Şeytan aleyhi’l-la’nenin şerrinden bizleri muhafaza eyle yâ Rabbi.
Kabirde bizlere Münker ve Nekîr’in suallerini kolay ederek, cevaplarına bizleri muktedir eyle yâ Rabbi.
Cennet ve cemâlinle cümlemize ikrâm eyle yâ Rabbi.
Dualarımızı dergâh-ı izzetinde kabul eyle yâ Rabbi.
Sübhâne rabbike rabbil-izzeti anımâ yesıfûn Ve selâmün ale’l-raürselîn. Vel-lıamdü lillâhi rabbl’l-âlemîn.»
Not : Mevlid, tevhidle ilgili bazı bilgileri vermekle başlayan daha sonra Hz. Muhammed’in (s.a.s.) hayatının bazı safhaları ile yüce ahlakını ve bir kısım mucizelerini anlatan dinî-lirik bir şiir mecmuasıdır. XV. asrın başında, Süleyman Çelebi tarafından “Vesiletü’n-Necat” adı ile yazılmış olan bu mecmuanın; ölüm, doğum, sünnet, nikâh gibi çeşitli vesilelerle yapılan toplantılarda, evlerde veya camilerde okunması zamanla âdet hâline gelmiştir.
Mevlid okumak veya okutmak farz, vacip, sünnet veya müstehab değildir. Bu sebeple mevlit okumak veya okutmak dinî yönden yapılması gereken bir görev değildir.
Bu itibarla dinî bir zorunluluk olarak görülmediği sürece, evlerde veya camilerde mevlid okunmasında veya okutulmasında bir sakınca bulunmamaktadır.
