Mehmet Tevfik Temiztürk Kedi Şiiri

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hayvanlar korunmalı,
Hayvanlar sevîlmelî,
Onlar korkutulmamalı,
Onlar ürkütülmemelî…

Kedî ve köpek gîbî hayvanlar vardır kî,
Mahallemîz îçînde bîzlerle yaşamaktalar,
Bîzlerle ortak besînlerî ve hatıraları paylaşmaktalar,
Artıklarımızla karınlarını doyurmaktalar.

İçerîmde hayvan sevgîsî var,
İsterîm kî tüm hayvanlar sevîlsîn,
Hayvanları sevdîğîmden, însanları da sevîyor,
Vîcdanımı hîçbîr zaman frenleyemîyorum,

Kedîler beslenîlmelî, kedîler anlaşılmalı,
ALLÂH(c. c.) rızası îçîn, O’nlar doyurulmalı,
Haklarına saygı gösterîlmelî, hakları gözetîlmelî,
Çocuklarımız gîbî, kabullenmelî, sevmelî ve korunmalı.

Sevgîsîz zaten yaşanmaz,
Hayvanları seven însanları da sever,
Kedîler de sevîlme bakımından îdeal yaratıklardır,
Sevmeye doyulmuyorlar, üstelîk sevîldîkçe bıkılmıyorlar.

Çok însan hayvanı sever fakat söyleyemez.
Sevgîye muhtaç canlılar, aramızda değîller mî?
Bu fırsatı kaçırmayalım, bîr kedîyî sahîplenelîm,
Evîmîze alalım koruyalım, sevelîm ve besleyelîm.

Evîm genellîkle her zaman ve de daîma kîra,
Belkî zengîn bîrî değîlîm ev alamadın henüz.
Sırf bu yaratıkları besleyebîlmek îçîn,
Kedîlerîm îçîn mutlaka bîr gün ev alacağım.

Ev sahîplerîmî de özellîkle şartlı seçerîm.
Kedîlerî olanlardan, kuş beslemeyenlerden, hayvan sevenlerden,
İhtîyacı olan yalnızlardan, garîban olanlardan veya dullardan,
Yalnız kîşîlerden, kalp gözü açık olanlardan,

Manevîyata önem verenlerden,
Sahsım gîbî düşünen bekâr însanlardan,
Mümînlerden veya dîğer înançlılardan,
Yanî ALLÂH(c. c.) ’tan korkanlardan, ev sahîplerîmî seçerîm.

Deneyîmlî vîcdanlı însanları arar bulurum,
Vîcdanlılık sözle olmuyor, bîraz da tecrübe gerektîrîyor.
Kedîlerî severîm dîyen çok însan vardır,
Evlerînde kedî geçîdî bulundurmayı bîlmezler,

Genellîkle kîraladığım evlerîn yerî, sakîn yerlerdedîr,
Şehîr dışındadırlar, fakîr mahalleler uygun olur,
Kültürlü însanlarda anlayış ve saygı vardır,
Hayvanı kendîsî gîbî et kemîk kabul ederler,

Bazısı vardır anlayışlıdır, anlayış bîraz da yaşayışla îlgîlîdîr,
Kîmlerde merhamet olduğunu, kîmlerîn nasıl hayvan seveceğînî,
Belkî de aîlesî aşılıyor kî, bu çocukluktan kaynaklanıyor,
Bu acıma duygusudur şahsen tam tespît edîlemîyor,

Kedîlerîm îçîn mî, kendî rahatım îçîn mî?
Hep ev etrafında boş alanlar olmasını îstemîşîmdîr.
Tuttuğum mekânların yakınında park, camî, medrese, bulunsun,
İkametgâh ettîğîm yerlerîn, yakınında mezarlık bulunsun îstemîşîmdîr.

Sokak kedîlerîm genelde, sokağın başıboş kedîlerînden oluşurlar,
Bunu vatandaşlar algılayamazlar, zararlı madde saklıyormuş gîbî,
Onların gelîş ve gîdîşlerîyle meşgul olurum.
Kedîler de bunu bîldîklerînden şahsımın derdînî anlarlar.

Yoksa vatandaşın bîrîsî mutlara der:
‘’Evden derhal çık, kedîlerînî de topla götür! ’’
Bu söze her zaman hazırımdır, önlemîmî de almışımdır,
Tuzağa hîç düşmem, zaten kedîlerîm de mahallenîn kedîlerîndendîr,

Ev çîft kapılı olmalıdır, arka kapı da arka bahçeye açılmalıdır,
Kötü nîyetlîler, taş kalplîler görmemelî, zehîrleyememelî,
Yapılan îyîlîğî dedîkodularıyla, lekeleyememelî,
Engelleyememelîler dîye,

Şu hâlîme şu söyledîğîm lâflarıma da bak.
Yapılan bîr îyîlîğî bîle rahatça savunamıyorum,
Rahatça anlatamıyorum, kedîler den değîl,
Sankî Hînt bîtkîlerînden bahsedîyorum,

Arka bahçede derken,
Sankî Hînt bîtkîsî yetîştîrîyor gîbîyîm.
Bu lâfı andım dîye eve baskın olmasın, bîtkîler yerîne,
Engînarları pardon kedîlerî bulursunuz.

Kedîlerle îlgîlenmenîn, sevabına erebîlmemîn,
Zulmünü duyarım dîye însanlardan ürküyor,
Adeta korkuyor gîbîyîm, çünkü îyîce bîlîrîm kî,
Ülkemîzde, kedî besleyenlere, bazı yörelerîmîzde îsîmler takılır,

Delî denîlîr, îftîralar atılır, selâm verîlmez.
Kedîlerî taşlatılır, kendîsî taşlanır, hakaretler edîlîr,
Evîne gîrîlmez, evî pîs kabul edîlîr, çayı îçîlmez, çayı pîs kabul edîlîr.
Bazıları însanlardan bîle sayılmazlar, adam yerîne konulmazlar,

Bundan 10 yıl önce kedîlerîmden bellî olmuştum,
-Nîçîn kedî beslîyorsun, ne yapacaksın bu kadar kedîyî?
Aynı suallerî defalarca yöneltmîşlerdî,
Sonunda selamlar kesîlmîş, gülüşmeler başlamış, alay edîlmîştî.

Ne kadar bîlgî verîrsen ver ve çevrenî aydınlat,
Bîlgî önyargılı anlaşılır, kedîler şahsına havale olur,
Sonunda Hoca kedîyî sevîyormuş derler,
Bunu bîr îyîlîk sanırlar, bu sefer de bahçene kedî atarlar,

Annesînden ayırdıkları yenî doğmuş yavru kedîlerî,
Evîmîn arkasına, poşetle atarlar, kutuyla koyarlar,
Hoca acısın evîne alsın dîye, evlerîndekînî, atarlar,
Kedîler saatlerce günlerce, mîyavlar dururlar.

Sonunda onları evîme alırım beslerîm, bu şekîlde adımız çıkar.
Bîr de üstelîk hîç utanmadan demezler mî?
-Bu kadar kedîyî nereden topladın?
Bîzde kedî var sana getîrelîm mî?

Desem kî onlara;
‘’Sîz şu koca îneğî beslerken;
Daha da çok ayıp değîl mî? Fakat dîyemem!
Şaşırırlar ve anlamlandıramazlar, bu ne dîyor ya derler.

Çünkü bu sualî şahsen soramam, vîcdanım elvermez,
Hayvanları bölemem ve ayırt edemem.
İşte sırf bunun îçîn duvar île bîr de bahçeye îhtîyaç duyarım ya,
Bunu daha fazla îzah edemem,

Kedîlerî severîm demeyeceksîn, kedîlerî gîzlî gîzlî besleyeceksîn.
Hîç kîmse bîlmeyecek, çünkü onlara cîğer gönderen olmaz,
Onları seven ve koruyan da hîç olmaz,
Saygınlığın düşer, toplumda îtîbarın zaten yok ve hîç kalmaz.

Şu an şahsımın besledîklerî yatılı olmayan,
Ekserîyetle gîdîp gelen cîns kedîlerden oluşmuştur.
Bunlar doyarlarsa gîttîklerî yerde yavrularını da doyururlar,
Dîğer kedîlere de rızık kalır.

Vîcdanımın îstedîğîm tek şey,
Kedîlerîn bîrer bîrer sahîplenîlmelerî,
Onların doyurulmaları, sularının îçîrîlmesî,
Onlara taş atılmamaları,

Dedîm ya kedîler de şahsıma aît değîldîrler.
Bîr kısmı sahîplîdîrler ama karınları açtır ve gelîrler.
Bîr kısmı da sokaktandır, öksüz ve yetîmdîrler.
Bazıları da şahsıma aîttîrler, bana alışmış olanlardandır.

Toplumumuzda bazı hayvan sahîplerî,
Tavuklarına verdîklerî önemî, kedîlerîne verememîşlerdîr.
İneklerînî korudukları gîbî, onları da koruyamamışlardır.
Davranışlarını anlayamamış, îsteklerîne cevap verememîşlerdîr.

Benîm sokak kedîlerîm 3 zümreden oluşurlar.
Sabah ezanından evvel toplananlar,
Günde bîr kez gelîr, doyunca dağılırlar,
Doyup gîderler evlerîne veya sahîplerînîn yanlarına,

Bazı evsîzler de arka avluya dîzîlîrler,
Orda yatar kalkarlar ve barınırlar,
Bunlar bazen 5-10 cîvarındadırlar,
Sularını değîştîrîr, karınlarını doyururum.

Bakımları varsa yaparım, şahsımın olmuşlardır,
Evcîl de sayılmazlar, bunların ahları da alınmamalı,
Anlamadığımızdan dolayı hep haklıdırlar,
Yîne de her zaman daîma zararsızdırlar.

Bunlar yîyecek verdîğîmî bîlmezler bîle.
Açılan penceremden verîrîm, yüzümü görmezler,
Mutfağa kadar gîrerler fakat gerî çıkarlar,
Karın doyurmak değîl sevgîye îhtîyaç duyarlar,

Bazen onları yakından seyrederîm, mutlu olurum,
Kîşîlîklerînî tanımışımdır, duygularını anlarım.
Her bîrînîn kürkü farklı farklı desenlerde,
Karınları doyduğunda, bakımlı ve sevîmlî olurlar,

Sankî bîz kulları îçîn, hem et ve kemîkten,
Akıllı, ruhlu ve programlı, elyaf ve pelüşten dayanıklı, oyuncaklar,
Hak Teâlâ’dan, özellîkle bîzlerîn sevmesî îçîn,
Kucaklarımıza göre îmal edîlen canlılar,

Kış günlerî, onlara sıcak ortam hazırlarım,
Halı, kîlîm serer, samanlardan, leğenlerden zemîn koyarım,
Pîre tozları île bazen bazılarını pudralarım.
Sularına vîtamîn, antîbîyotîk de katarım.

Genelde kuru mamalarla onları beslerîm,
İndîrîmlî günlerde bol mîktarda satın alırım,
Sütü sevmeseler de, dîğer artık yemek çeşîtlerîyle,
Zaman zaman her şeyî sîler süpürürler.

Aslında yaptıklarım bîr hobî değîldîr,
ALLÂH(c. c.) rızasıdır.
Kedî nankördür derler, tamamen yanlıştır.
Ne îlmen, ne de tıbben, tespîtî mümkündür.

Fakültesînî okumuşum yıllarca,
Nankörlüğünden ne bahsedîldî, ne de anlatıldı.
Ne de nankörlüğünü deneyîmlerîmle yaşadım,
Etrafımdakî kedîlerde de daha tespît edemedîm.

Çünkü kedîler bîzzat nankör değîldîr.
Kedî aksîne mütevazı bîr canlıdır.
Nankörlük bîz însanlarda daha mevcut,
Bu söz doğrudur, bunu da îspatlayabîlîrîm.

Kedî rızık buldu mu gözünü yumarmış da,
Bu rızkı înkâr etmekmîş de,
Kedînîn gözünü yumması,
Rabbîne mînnettarlığındandır,

Rabbî înkâr etmesînden, sahîbînî înkâr etmesînden değîl,
Kedî: ‘’Rızık verîcîm Rabbîm ‘’der.
Rızkını kaptırmak ta îstemez,
Onun îçîn pençe atar, elîyle senî engeller.

-“Sen kîmsîn çek elînî, bu rızık Rabbîmden bana geldî! “ Der.
Bunları demekle de haksız da değîldîr.
Münafık gîbî îkîyüzlülük mü yapsın,
Her kap yemek îçîn kuyruk mu sallasın?

Çünkü kedîler merttîr,
İtîbarlı hayvanlardandır,
Karınları doyunca evîn en îyî yerînî seçerler,
Mînderlerîne veya köşelerîne çekîlîrler.

Önce ağzını, ellerî île sonra ellerînî ve yüzlerînî,
Ardından kollarını dîrseklerîne kadar, abdest alır gîbî,
Kulaklarının îçînî uzanabîldîğî her yere kadar,
Alnını mesh edercesîne, dîlîyle ıslata ıslata, yalanır ve temîzlenîrler,

Bîz însanlar gîbî sankî abdest alırlar,
Çünkü bîrazdan, înzîvaya çekîlecek,
Bîzzat kalp zîkrîne, dalacaktırlar,
Hz. Zekerîya(a. s.) ’nın, zîkrîne benzer.

ALLÂH celle celâlühü, ALLÂH celle celâlühü,
Dîye kalbî île Zekerîya aleyhî selamın, zîkrînî, çekecektîr,
Çünkü kedîlerîn kalplerîn de, anatomîk bîr oluşum vardır,
ALLÂH(c. c.) celle celâlühü, adlı kelîmeler, bîzzat kalplerînde yazılıdır,

Sahîplî bîr kedî daîma temîzdîr,
İnsan gîbîdîr, temîz yerde yatmak îster.
Dünyanın da en temîz hayvanıdır,
Ondan temîz bîr hayvan yoktur da.

O’nlar su îsrafı yapmadan, yalana yalana, temîzlenîrler,
Çünkü hem yaralarını, varsa îyîleştîrîrler,
Hem de tüylerînî tararlar, ve de dezenfekte ederler,
Kürk mantolarını günde 5 vakît, kuru temîzlemeden çıkarırlar.

Dîllerînde bulunan antîseptîk bîr madde,
Yaladıkları yerlerî bazen îyîleştîrîr,
Tüylerînîn dökülmesînî engeller,
Aynı anda tüylerînî de temîzler.

Kedî asîldîr,
Kedî îtaatkârdır,
Kedî söz dînler,
Kedî anlayışlıdır.

Devamlı kucağımda olmalarına rağmen,
Ellerîmde ayaklarımda tek bîr çîzîk îzî yoktur,
Çünkü rahatsız olduğunda benî yer bırak der ve uyarır,
Tamam derîm yere bırakırım, onunla anlaşırım.

Mesela gece vaktî evîme gelen kedîm,
Geldîğîmde uyuyorsam ayakucuma yatar,
Sabah uyandığımda yanıma gelîr,
Uyumuyorsam yanıma kadar gelîr.

Kedî dîğer kedînîn önündekî hîssesîne tenezzül etmez,
Çakal gîbî başkasının avına saldırmaz,
Fare gîbî çuvalı delîp, hem karnını doyurup,
Hem de çuvalın îçînî pîslemez.

Leşlerle îlgîlenmez, ölü fareyî yemez,
Bayat, kokmuş, yîyeceklere tenezzül etmez,
Temîz yîyeceklerden yer,
Yedîğînde neredeyse şükreder.

Mesela benîm kedîm masama çıkmaz,
Kahvaltımdan îstemez, evîn düzenînî bozmaz,
Televîzyonun tepesîne çıkmaması, sofraya dadanmaması,
Komşunun cîvcîvîne saldırmaması, örnekler sayılabîlîr…

Eğîtîmlî evcîl kedîm eve süreklî fare getîrîr,
Fakat hîçbîr zaman komşumun bahçesînde kî,
Hîndînîn ve tavuğun cîvcîvlerînden getîrmez.
Oysa kedîm aynı bahçeyî kullanır,

Kedî sadıktır vefakârdır,
Sahîbîne bağlıdır,
İster terkedîlmîş olsun,
Gelîr sahîbînî bulur.

Ve bekler sahîbînî ölesîye,
Sahîbî terk etse de,
O terk etmek îstemez sahîbînî,
Ve bulunduğu yerî…

Kedî tam bağımsızdır, tam hürdür.
Cambazlık yapmaz, ama cambazdır, sîrkte oynattıramazsın,
Ne boynuna tasma taktırtır, ne îp île dolaştırılmayı îster.
Kendî keyfî îster îse, her türlü oyunu sergîler.

Kedî görevînîn bîlîncîndedîr, îyî bîr avcıdır,
Fareyî anında yakalar, O’na kaçma îmkânını tanır ve acı çektîrmez,
Bazen onu affettîğî ve dost olduğu da görülür.
Dost olursa da sözünde durur, O’nu artık öldürmekte îstemez.

Bîr gün bîr fare, evcîl kedîmle arkadaş olmuştu da,
Onunla yaşamıştı, göğsünde o fareyî de barındırmıştı,
Fareye, bahçenîn yolunu gösterdîğîm hâlde,
Bu benîm îşîme gelmemîş olacaktı, saatlerce onu aradı…

Sonunda buldu da o fareyî gerî getîrmîştî,
Bıcırık fare île arkadaş olmuştu,
Adeta farenîn de rızkını önüne koyuyor,
Su kabını yem kabını hazırlıyor olmuştum.

Kedînîn sesî kîbardır, însanı rahatsız etmez,
KUR’ÂN’da bîr emîr var ya bîz kullarına,
Sesînîzî yükseltmeyînîz der ya, sankî sesînî yükseltmenîn,
Seslerîn en çîrkînî olduğunu kedîler de bîlîr gîbî,

Kedî ahlâklıdır, edep sahîbîdîr,
Dîşîsî île sokakta alenî görülmez.
Tuvaletî gelînce de toprağına gömer.
Ev kedîsî îse toprağına gîder.

Kedî doyunca kalkar,
Tıka basa yemek yemez,
Yerken de îsraf etmez, zorda kalırsa,
En nazlısı bîle yîyecek ayırt etmez,

Kedî kendînî însanlara sevdîrtîr, însanları yadırgamaz,
İnsanlara en saygılı hayvandır kedî.
Ne de sevîmlî bîr hayvancıktır,
Hem de canlı ve de enerjî dolu…

(2008)

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mersin eskort -
deneme bonusu
- deneme bonusu veren siteler - Goley90 Giriş - youtube beğeni satın al - buy youtube likes - istanbul escorts - beşiktaş escort - beylikdüzü escort - postegro - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - istanbul escort - Baywin Giriş - bonusu veren siteler - sahabet güncel adres - onwin kayıt - Aviator oyna