Dandanakan Savaş ve Zaferin Önemi

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Selçuklu Devleti’nin kurulmasını sağlayan Çağrı ve Tuğrul beylerin Gaznelilere karşı Dandanakan’da kazandıkları zafer.

Selçuklu liderleri Dâvûd Çağrı ve Tuğrul beyler, Oğuz boylarını yerleştirecek bir yurt bulup, devlet kurmak için geçici olarak kaldıkları Horasan’da, o bölgelere hâkim olan Gaznelilerle mücâdele hâlinde idiler. Yirmi seneden fazla devam eden bu mücâdelelerin çoğunu Selçuklu beyleri kazanmış, birer ikişer Gazne şehirlerini ele geçirmişlerdi. Gaznelilerin onlara baskı yapması, Selçukluları daha çok mücâdeleye sevkediyordu. Gazne sultânı Mes’ûd, büyük bir ordu kurarak Selçuklu topraklarının bir ucundan girip öbür tarafından çıkmak üzere harekete geçti.

Sultan Mes’ûd’un ordusunu 70.000 süvari, 30.000 piyade ve 60 muharebe fili teşkil ediyordu. 1038 (H. 430) senesi sonlarına doğru Gazne’den yola çıkan Sultan Mes’ûd, Belh şehri istikâmetinde ordusunu harekete geçirdi.

Bunu haber alan Selçuklu liderleri Dâvûd Çağrı Bey ve Tuğrul Bey, komutanlarıyla bir toplantı yaptı, nasıl hareket edeceklerini istişare ettiler. Tuğrul Bey’in ve pek çok komutanlarının fikri; böyle güçlü bir orduyla karşı karşıya gelmek demek, Selçuklu Türklerinin kılıçtan geçirilip târihten silinmesi demekti. Bu sebeple Hazar Denizi’nin güneyine, oradan da doğu Anadolu’ya doğru çekilmek gerekiyordu. Oralarda tutunmanın kolay olduğuna inanıyorlardı.

Dâvûd Çağrı Bey’in fikrine göre ise; Gaznelilerle bir meydan savaşı yapmayıp geriye çekilmek, Selçuklu Türklerinin sonu olurdu. Bu sebeple Gaznelilerle çarpışmak lâzım idi. Neticede Dâvûd Çağrı Bey’in görüşleri kabul edildi. Gazne ordusunu alabildiğince yıprattıktan sonra karşı karşıya gelinmesi, onların morallerini bozup, bitkin bir hâle getirdikten sonra topyekün hücûma geçilmesi karârını aldılar ve plânlarını yapıp harekete geçtiler. Selçuklu ordusu, 20.000 süvariden ibaretti.

15 Mayıs 1039’da, Serahs çölünde iki ordu karşılaştı. Hafif çarpışmalarla başlayan harp, on beş gün öyle devam etti. Gazneliler, Haziran ayı başında şiddetli bir hücûma kalkınca, Selçuklu orduları taktik gereği çöle çekildiler. Çöl hareketine alışık olmayan Gazne ordusu, onları tâkib edemedi. Selçuklular, Temmuz ve Ağustos ayının sıcaklığında, Gazne ordusuna ani baskınlar yapıp onlara ait su kaynaklarını köreltiyor, tekrar çöle çekiliyorlardı.

Buna fazla dayanamayan Sultan Mes’ûd, ordusuyla Herat’a dönmek mecburiyetinde kaldı. Bu geri çekilişte, Selçuklu askerleri ani baskınlar yapmaktan geri durmadılar.

Herat’ta çöl savaşına göre hazırlığını yapan Sultan Mes’ûd, o sene yağmurların yağmaması sebebiyle meydana gelen kıtlık ve kuraklığa rağmen, 1040 senesinin Mayıs ayında, ordusunu Serahs’a doğru harekete geçirdi. Selçuklular, Gazne ordusunun geçeceği yerlerdeki su kaynaklarını, kuyuları körelterek geriye çekiliyorlardı.

Selçuklu ordusunun baş komutanı Dâvûd Çağrı Bey, arasıra süvari birlikleri ile baskınlar yaparak Gazne ordusunu hırpalıyor, sonra çöle doğru çekilerek, Gaznelileri kendisini takibe mecbur ediyordu. Sultan Mes’ûd, Merv ve Serahs şehirleri arasında kum çölü kenarında, suları ve kuyuları bol Dandanakan kalesine doğru savaşarak ilerleyip, askerin susuzluğunu gidermek istiyordu. Lâkin Dandanakan kalesine geldiklerinde, bütün su kuyularının köreltildiğini gördüler.

Kuyuları tekrar işler hâle getirmek teşebbüsünü kabul etmeyen Sultan, daha ileride suya yetişmek üzere harekete devam edince, Gazne ordusunda su yüzünden anlaşmazlıklar çıktı. Susuzluk, açlık, yorgunluk Gazne ordusu arasında fikir ayrılıklarına sebeb oldu Hattâ birbirleriyle kavgaya başladılar. Hâdise büyüdü. Askerler arasında Sultan Mes’ûd’a karşı bir soğukluk meydana geldi. Sultânın yanından ayrılmak ve onu kendi hâline bırakmak için birbirlerini teşvike başladılar.

Bu durumu fırsat bilen Dâvûd Çağrı Bey, askerlerini topyekün hücûma geçirdi. Kanlı bir çarpışma başladı. Bitkin hâlde bulunan Gazneli askerler dağılmaya, hatta kaçmaya başladılar. Sultan Mes’ûd’un hassa ordusunu teşkil eden Gulamlardan bir kısmı Selçuklular tarafına geçince, Gazne ordusu iyice dağıldı. Sultan Mes’ûd ve vezîri, kaçan askerlerin geri dönmeleri için bütün gayretlerini ortaya döktüler. Fakat bozguna uğrayan askerler geriye bile dönüp bakmıyorlardı.

Artık Selçuklu akıncıları sultanın karargâhına kadar yaklaşmıştı. Harp meydanında sebatla direnmeye çalışan Sultan Mes’ûd’a; “Sultânım! Bekliyecek zaman değildir. Ordu dağıldı, hassa askerleri bizi terkedip karşı tarafa geçtiler. Tehlikeli birduruma düştük önümüz ve arkamız sarılmış durumda. Beklemenin bir faydası kalmadı. Acele burayı terkedelim!…” dediler. Bunun üzerine Sultan Mes’ûd, yüz kadar askeriyle harp meydanını terkedip güçlükle kurtuldu.

Selçuklular bir müddet onları tâkib ettiler. Gazne ordusunun bütün hazînelerini, mallarını ve silâhlarını ele geçirdiler. Bu zaferden sonra bölgede Selçukluların karşısına çıkacak, ciddî bir kuvvet kalmadı. Horasan’ın tamâmına hâkim oldular. Tuğrul Bey’i başlarına sultan yapıp, 1040 (H. 432) yılında Selçuklu Devleti’ni kurdular.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mersin eskort -
deneme bonusu
- deneme bonusu veren siteler - Goley90 Giriş - youtube beğeni satın al - buy youtube likes - istanbul escorts - beşiktaş escort - beylikdüzü escort - postegro - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - istanbul escort - Baywin Giriş - bonusu veren siteler - sahabet güncel adres - onwin kayıt - Aviator oyna