Kız Çocuklarının Kulaklarını Delmek Dinen Caiz midir

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Gerçekten de fıtrata müdâhale etmemek Islâmda önemli bir ölçüdür. Cahiliyette olduğu gibi bugün de kız çocuklarının kulakları deliniyor. Dinen caiz olup olmadığı hususunda ihtilâf vardır. Şâfiî uleması olan İmâm Gazali ve İbn Hacer gibi zevata göre çocuğun kulağını delmek haramdır. Çünkü gereği olmadan çocuğa eziyet veriliyor. Fakat Şâfiî ulemasından, Remlî, Zerkeşî ile Hanefî ulemasına göre caizdir. Çünkü Peygamber (sav)’in zamanında yapıldığı halde yasaklanmadı (38).

Reddû’l-Muhtar ve el-Feteva’l-Hindiyye gibi Hanefi mezhebinin, İânetü’t-Tâlibîn gibi Şafiî mezhebinin fıkıh kitaplarında kaydedildiğine göre, kız çocuğunun veya kadının küpe takmak maksadıyla kulağının delinmesinde bir mahzur yoktur.1 Çünkü bu çeşit bir işlem Peygamber Efendimiz (asm)’in zamanında da yapılıyordu, ancak bu yasaklanmıyordu.2

Fakat Şafiî ulemasından bazıları, sebepsiz yere eziyet olacağı için, kız çocuklarının kulaklarının delinmesini caiz görmezler. Bugün artık bu mahzurlar da söz konusu değildir. Çünkü hiç acı ve eziyet vermeden ağrısız bir metodla kulak delinebilmektedir.

Bu meselede dikkat edilmesi gereken mühim bir husus şudur: Şayet kız çocuğu büluğ çağına gelmişse kulağını ya bir kadın veya kardeşi, amcası gibi kendisine nikâhı düşmeyen bir yakının delmesi gerekir. Kıza yabancı olan bir erkeğin bu işlemi yapması caiz olmaz. Çünkü ergenlik yaşına gelmiş bir kız çocuğunun bedenine bir yabancı erkek el süremez, el ve yüzünün dışında bedenine bakamaz. Ancak dinî bakımdan zarurî bir durum varsa başka meseledir. Bu meselede, yani kulağı deldirmekte bir zaruretten bahsetmek mümkün değildir.

Muhtemel olan bu halin dışında, kulak deldirmekte bir mahzur bulunmamaktadır. Birden fazla delik deldirmek de caizdir. Rasulüllah (s.a.s) devrinde bu yapiliyordu ve buna karşi çikilmadi.( Nemenkânî, el-Fethurrahmânî, N/190 (Zâhiriyye, Hindiyye ve Kübra`dan)) Allah (c.c) küçük büyük ayirimi yapmadan kadinlarin zînet kullanmalarina müsâade etmiştir. (bk. K. Nûr (24) 31) Kulak da, bidâyet` ten beri zînet yerlerinden biri, olarak görülmüştür.( bk. Hindiyye V/289; Mebsût X/149)

Binaenaleyh kulağın delinmesi, süslenme hakkını kullanabilmesi için kadının maslahatına olan birşeydir.( Ibn Kayyim, Tuhfe 170) Rasûlüllah zamanında birbirlerine kocalarını vasfeden kadınlar olayı vardır.Onlardan Ümmü Zer, kendi kocasının anlattığı cümlelerinden birinde de, “kulaklarımı şıngır şıngır takılarla doldurdu.” demektedir. Kocalarını onların böyle vasfetmelerini Âişe vâlidemiz Rasûlüllah`a aktarınca o; “Ümmü Zer`e göre Ebû Zer (onun kocası) nasılsa ben de sana göre öyleyim.” buyurmuştur. (Buhârî, nikâh 82; Müslim, fedâilü`s-sahâbe 92) Bu, kadının kulaklarını küpeyle süslemenin cevabını anlatır.

O da elbette kulağın delinmesine muhtaçtır. Kezâ Buhârî ve Müslim`deki bir rivâyete göre Rasûlüllah kadınları sadaka vermeye teşvik edince onlar, kulaklarındaki küpelere kadar vermişlerdir. Bu da o zamanki sahâbe kadınlarının küpeli olduğunu göstermektedir.(Ibn Kayyim, age.170) Binaenaleyh, kadınların küpe takmak için kulaklarını deldirmelerinde bir beis görülmemiştir.

Hüküm budur.Oğlan çocuklarında böyle bir maslahat olmadığı için onların kulaklarını deldirmeyi kimse câiz görmemiştir.Ama birisi çıkıp şöyle derse onu da bütün bütün haksız görmemek gerekir: Bütün bu deliller, direkt olarak (ibaresi ile) küpe için kulağın delinebileceğini değil, zinet olarak küpenin kullanılabile ceğini gösterirler. Kulak delinmeden de küpenin kulaga tutturulması mümkündür. Fıtrata müdahale ise açıkça yasaklanmıştır. Fıkıhtaki “Beis yoktur” ifadesinin, “olmasa daha iyi olur” anlamına geldiğini de düşünürsek, deldirmemek daha sâlim bir yoldur.

DİPNOT

1. Reddû’l-Muhtar, V/270; el-Feteva’l-Hindiyye, V/358.

2. İânetüt-Tâlibin, IV/175.

(38) İ’ânetü et-Tâlibin, c. 4, s. 175; İbn ’Âbidin, c. 5, s. 249

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir