Hastalıkta Okunacak Dualar ve Anlamı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hastalığın geçmesi için okunacak dualar var mı? Şifa duaları veya ayetleri hastalar için okunabilir mi? En etkili hastalık için okunacak dua ve sureler hangileridir? Gibi bir çok soru sorulmaktadır. Bu nedenle de hemen bir araştırmaya koyuluyoruz.

Yaradılışımızın icabı olarak, her kişi kendisinde noksan olan şeyin hasretini duymaktadır. Bu sebeple insan vucüdu hastalığa müsait bir şekilde yaratılmıştır. Hepimiz hastalanabiliriz. Onun için unutumaması ilk iş hastalara hakikî teselli kaynağı îmandır. Ayrıca insanlar hayat boyunca, bolluk veya yokluk içinde kalabilir, sağlıklı iken hastalanır, sel, deprem, yangın gibi felâketlerle karşılaşabilir; bütün bu durumlarda insanın en büyük dayanağı sabırdır.

Hastalık hâlinde, günahlarına tevbe etmesi sünnettir. Hadîs-i şerifte: “Bir kul hastalanıp, sonra iyileşince, hâli iyi olmazsa, yanındaki hafaza melekleri, biz onu iyileştirdik, ama o âfiyyet bulmadı, yani hâlini düzeltmedi derler.” buyuruldu.

Hazret-i Aişe anlatır: Resûlullah’tan duydum: “Birinize derd, keder, hastalık gelince, üç defa “Sübhâneke in-nî küntü minezzâlimîn” desin.” buyurdu.

Peygamberimiz eshâbma, bütün ağrı ve ateşli hastalıklar için: “Bismillâhil kebîr eûzü billâhil azîm min şerri külli ırkın ne’ar ve şerri harrin-nâr” duasını okumayı öğretirdi.

Hazret-i Enes anlatır. Resûlullah’a bir köylü gelip, “Ben hastayım, yediğim içtiğim kamımda durmuyor; iyi olmam için bana duâ et.” dedi. Resûlullah: “Bir şey yediğin veya içtiğin zaman, “Bismillâhillezî lâ yedurru me’asmihî şey’ün fil-ardı ve lâ fissemâi ve hüves-semî’ul alîm, yâ hayyü yâ kayyûm” şöyle, büyük de olsa, hastalık sana zarar vermez.” buyurdu.

Hasta iken şu duâyı çok okur: “Lâ ilâhe illâllahü vahdehü lâ şerîke lehü lehül mülkü ve lehül hamdü yuhyî ve yümîtü ve hüve hayyün lâ yemûtü ebeden. Sübhânellahi Rabbil ibâdi ve rabbil bilâd. Vel hamdülillâhi kesîren tayyiben mübâreken fîhi alâ külli hâl. Vallahü ekberü kebîren, celâlullahi ve kibriyâühü ve a-zametühü ve kudretühü bikülli mekân. Allahümme in künte kadayte aleyyel mevte fağfîrlî verhamnî min zü-nûbî ve eskinnî cennete adnin.

Unutmayınız ki:

Hastalık maddî ve manevî, dünyevî ve uhrevî olmak üzere iki çeşitir.

En dehşetli musibet, dine gelen musibettir. En ağır hastalık ruhî ve albî hastalıklardır. İşlediğimiz herbir günah, kafamıza giren herbir şüphe kalp ve ruhumuzda yaralar açar. Bu manevî yaralar pek uzun olan ebedî hayatımızı tehdit ediyor. Bizleri zikirden, ilimden, ibadetten, camiden, cemaattan uzaklaştırıyor.

İşte bundan feryad etmek, önce bunun tedavisine çalışmak lâzımdır. Bu hastalıklar îman ilacıyla tedavi edilir. Bu dertlerin dermanı Kur’ân eczahânesinde bulunur.

Şifa hazinesi Kur’ân’dır, Kur’ân’ın nurlu tefsirleri her asrın anlayışına göre bir kurtuluş reçetesidir. Reçeteleri okuyalım, ilaçlan kullanalım, maddî ve manevî sıhhat ve afiyet bulalım!

Ey hasta kardeşlerim!

Siz gayet nâfi’ ve her derde deva ve hakikî lezzetli bir tiryak isterseniz, îmanınızı inkişaf ettiriniz!

Yâni tövbe ve istiğfarla, namaz ve ubudiyetle o tiryak-ı kudsî olan îmanı ve îmandan gelen ilacı istimal ediniz! Cenab-ı Hak sizlere şifâ versin! Hastalıklarımızı günahlarımıza kefaret yapsın!

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir