FAKIH DEDE TÜRBESİ

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türbe; Fakıh Dede mahallesinde Yunusoğlu sokağının sonunda ve girerken sağdadır. Türbenin alt kısmı dört köşeli bir plâna göre ve âdi taşla yapılmıştır. Bir az sonra köşeler sekizleşmektedir. Bu kıs>m mahrutî kubbe eteğine kadar muntazam kesme taşla, kubbe ise tuğla ile yapılmıştır. Kubbenin zirvesindeki taş alem şayanı dikkatdir. Türbenin altında cesedlerin konması

için bir bodrum kat vardır. Ka-pısı toprak altında kalmıştır. Türbe yapılırken Bizans devrine ait mimarî bir eserin döküntülerinden fazlaca istifade edilmiştir. Kapının bir sövesi; üstünde salip bulunan bir lahid parçasıdır. Solundaki divarda kullanılan bir taşta büyük bir tavus kuşu kabartma parçası göze çarpar. Kapının üstünde tuğladan kemer şeklinde örülmüş bir çerçevenin ortasında beyzî bir kitabe taşı vardır. Kitabenin üstünü devrinin en kıymetli bir çini ve mozayık tablosu süsler. San’atkâr mavi, mor ve siyah renkli çinilerle buraya meşe dalları, incir yaprakları ve hen-desî şekiller işlemiştir. Bu tabloda çiçekli bir baharın canlandığı görülür.

Süsler arasında kar şekillerine benzeyen parçalar vardır. Mimar Sinan bu şekilleri ÎSTANBUL’da SULTAN SELİM CÂMİΑnin kıble tarafında YAVUZUN TÜRBESÎ’nin karşısına yaptığı ŞEYHZADELER TÜRBESÎ’nin çinilerine’ tatbik etmiştir.

Kitabeye göre burası 860 yılı Rabiülevvelinin ortasında Pazartesi günü ölen bilgin, bildiğile amel eden, bilinecek şeylerin bütün inceliklerine inen, kalbiyle kalıbıyla Tanrıya yönelen, Tanrının yardımı ve bağışıyla zamanında tek olan abdal ve meczublarm emîri, Arısoyların reisi, din ve milletin burhanı Isa oğlu Şeyh Fakih Paşa’nm türbesidir. Türbenin üç tarafına açılan pençerelerin üstlerinde renkli müzayıklar vardı. Kıble pençeresininkiler çalınmıştır. Sağdaki pençerenin çinileri oldukça sağlam kalmıştır. Doğu pençeresinin üstünde arta kalan bazı mavi çini parçaları görülmektedir, içeride tuğla ile yapılmış ve üstü beyaz harçla sıvanmış tek bir sanduka vardır.

Türbenin arkası mezarlıkdı. Doğusunda da Saraç oğlu medresesi vardı. Bu medreseyi Saraç zade Abd-Ül-Kerim yaptırmıştı. KONYA’lı antikacı Nur-ed-din Rüştü bu medrese için bir tarih kıt’ası söylemişti. Şimdi medrese yıkılmış ve yeri satılmıştır. Türbenin ittisalindeki çeşme ve namazgâh gibi mescid de mimarî kıymetleri olmadığı, için yıktırılmıştır. Faklh dede burada bir de zâviye yaptırmıştı.

881 H. 1476 M. yılında KONYA evkafını yazan hey’et il yazıcı defterinde bu zâviyeyi tetkik ederken vakfiyesini görmüştür. O vakit zâviyeye Süleyman Faklh tasarruf ediyormuş, ALTUNBA civarında bir vakıf bağı varmış. Türbenin çinilerinden biz şu mânayı çıkarıyoruz : Karaman oğulları Selçuklulardan devir aldıkları çinicilik san’atını yaşatmışlar ve ona iyi bir inkişaf da vermişlerdir. Burhan-üd-din Fakih Paşa hakkında şimdilik daha fazla bilgimiz yoktur.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir