Bir Duvar Ve Bir Vicdan

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İmam-ı A’zam Ebû Hanife, ilmi Allah rızası için tahsü eder ve yine Allah rızası için okurdu, okuturdu. Yalnız bununla da kalmaz, kazancının çoğunu okuyan fakir talebelere sarfederdi. Bunun için geçimini ticaretle sağlar ve bu işle meşgul olmak yüzünden birçok kimselerle düşüp kalkardı.Alacaklıları arasında bir de Mecûsî bulunuyordu. Günün birinde alacağını tahsil etmek üzere bu Mecûsî’nin evine gidip kendisini görmek ihtiyacı duymuştu. Fakat tam Mecûsî’nin evine yaklaştığı sırada ayağı çamura saplanmış ve ayağını kurtardıktan sonra çamuru silktiği zaman, ayakkabısından fırlayan çamur, Mecûsî’nin tertemiz sıvanmış olan duvarına dokunmuş ve duvara yapışmıştı.

Ebû Hanîfe Hazretleri, duvara bakarak manzaranın çirkinliğine dayanamamış ve duvan o anda temizleyemeyeceğinin üzüntüsü içinde asıl maksadım unutarak heyecanla kapıya koşmuş ve Mecûsî’yi çağırmıştı.

Mecûsî, İmam-ı A’zam’ı görünce, alacağım istemek için geldiğini sanarak özür dilemiş, fakat İmam’ın, duvan göstererek:

“Aman bir şey verin de şunu hemen temizleyeyim!” demesi üzerine, neden bu derece telâş ettiğini sormuş ve İmam-ı Azam da olayı olduğu gibi anlattıktan sonra şöyle ilâve etmişti:

“Sizin tertemiz duvarınızı böyle kirletmeye dayanamıyorum. Çok rica ederim, hemen temizleyeyim!”

Mecûsî, İmam’ı A’zam’ı teskin etmek ve ona biraz teselli vermek istemiş: “Efendim, bu kadar üzülmeyin. Bir duvarı temizlemek iş mi sanki? Biz bütün gün vicdanımızı çamurlamakla meşgul oluyoruz da zerre kadar aldırış etmiyoruz. Duvarın lâfı mı olur?”

Ebû Hanîfe bu söz karşısında sararmış, sarsılmış ve sormuş:

“Siz vicdanınızı mı çamurluyorsunuz? Buna nasıl cesaret ediyorsunuz? Evinizin duvarını çamurlamak yüzünden benim ne kadar üzüldüğümü görmüyor musunuz? Hem senin çamurlaman yüzünden kimin üzüldüğünü düşünmüyor musunuz?”

Mecûsî anlamak istemiş:

“Kim üzülüyor, ey İmam?” demiş.

İmam-ı A’zam şöyle cevap vermiş:

“Ona yaradan Mevlâ üzülüyor.”

Bunun üzerine Mecûsî, ifadedeki inceliği kavrayarak:

“Ey İmam! Söz ve davranışınız bana Hakk ve hakikati öğretti. Dininizin ne kadar ulvî ve ne kadar İnsanî olduğunu şimdi öğrendim. Ne olur İslâmiyet’i bana da telkin edin. Ben de Müslümanlardan biri olayım,” dedi.

İmam-ı A’zam da bir Mecûsî’nin hidâyetine vesîle olduğundan dolayı Allah’a hamd ve senâlarda bulundu.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mersin eskort -
deneme bonusu
- deneme bonusu veren siteler - Goley90 Giriş - youtube beğeni satın al - buy youtube likes - istanbul escorts - beşiktaş escort - beylikdüzü escort - postegro - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - istanbul escort - Baywin Giriş - bonusu veren siteler - sahabet güncel adres - onwin kayıt - Aviator oyna - izle porno