Asım Kahveci Bilmek İstiyorum Şiiri

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İşte Asım Kahvecinin Güherçile kitabından Bilmek İstiyorum Adlı Şiiri
Biliyoruıri imkansız beni anlaman,
Ama ben bilmek istiyorum,
Neden hiç bir zaman
Bir Tanrı gibi bilemeyeceğimi…

Bilmek istiyorum,
Görebildiğim şu en uzak ışığın
Ha yanıp ha söndüğü yerde
O dağ başında kimler var,
Ne yaparlar…
Şimdi nerede, ne kadar insan varsa,
Bilmek istiyorum ne yaptıklarını…
Kimin kime neler anlattıklarını…
Ve nasıl, ve neden, ve niçin hüzünlenirler…
Gözyaşlarını nereye boşalttıklarını…
Ölüm denince ne hissederler…
Yaşamaktan ne anladıklarını bilmek istiyorum…

Bilmek istiyorum,
Yazdıklarımın neden
Yazmak istediklerimden
Bu kadar uzak ve cansız olduğunu…
içimde bir kardelen,
Öyle zamansız,öyle asi…
Ama neden ben daha üzerine eğilmeden
Böyle apansız solduğunu bilmek istiyorum…

İçimde hala ağlamaklarını duyduğum çocuğun
Dönmek istiyorum doğduğu geceye…
Ve bilmek istiyorum adının neden ve nasıl koyulduğunu..
Bir idam hükmü gibi yaşamasına
Niçin karar verildiğini…
Ciğerlerimin oksijenle cenge tutuştuğu anda
Ben yeri göğü inletirken
Hıçkırıklarımın ne anlama geldiğini
Nasıl yorumlandığını
Ve daha neler neler çevrildiğini….

Serçeler nasıl yaşarlar bu soğukta
Ötüşleri adım adım ölüme yaklaşan
bir mahkumun çığlıkları
Neden sağırdır benden başkası bu yalvarışlara
Kötülük zaten merhametin kararsızlıkları değil mi?
Ya da kötülük bir anlık tereddüdün doğurduğu ölüm mü?
Ya da zaman şeytanının öksesine takılan Çaresiz bir yüreğin kaderi mi kötülük??

Oysa ben kötülüğü değil,
Neden eli kolu bağlıdır iyiliğin
Ve bilgeliğin neden tanımsız kaldığını
Tam günü kızıl perçemlerinden yakalayacakken
Bir alacakaranlık kabusun -ki silahı hüzündür mermisi simsiyah gözündür tek tesellisi ay yüzündür-
Neden bütün bahtiyar zamanımı
çaldığını bilmek istiyorum…
Her şeyi bilsem bile,

Ayrılığı bir maden gibi eritip,
ciğerlerimi o namussuz, o alçak özlemlerin
kirinden pasmdan temizleyecek iksirin terkibini
neden asla ele geçilemeyeceğimi,
Hadi bu sırrada ersem beni sensiz, seni bensiz,
bırakmamak için bu dünyada
Neden asla ölümsüzlüğün sırrına
eremeyeceğimi bilmek istiyorum…

Halbuki bütün benliğimi kavuran
ve özleminle erittiğim bu kalbin
kanlı yaşlarım göklere savuran
Aşk sonsuzluğun soluğudur ki üstüme solunur,
Ahhh, yine de yine de nasıl sensiz olunur bilmek istiyorum…

Yüzünü a vuçlarıma alıp her gece
saçlarını öpüyorum.
Bir çocuk ağlayınca mahallede
Bir dilenci görünce cadde de
Kıştır, soğuktur, kimbilir hangi kibritçi kız
Şimdi donmaktadır, görüyorum…
Avuçlarımda kaybolup gidiyor yüzün…
Saçların bir rüzgarla tutuşuyor…
Beni sana yar etmez bu san öfke,
bu dermansız dert, bu hüzün,
Yine de bilmek istiyorum
Düğünümüz hangi güzün…

Kaçıncı bahannda öldüğümüzün
Bilmek istiyorum unutulacak mezarımız?
Daha dün öldü bir dostum,
Koca bir yıl geçmiş takvime göre…
Daha dün gömdüm bir yarımı…
Her gidenle küçüleceğim yarım yarım…
Parça-parça dilineceğim…
Bilmek istiyorum,
Ya ben ne zaman öleceğim…??

Renk denince ne anladıklarını,
Mevsim denince neler yaşadıklarını
bilmek istiyorum körlerin,
Ve nasıl katlandıklarını
kendi çığlıklarını bile duymamaklara sağırların…

Kimine göre cennetidir özgürlüğün mavi gökler
Bir bakabilseler ötesine ahhhh,
onda esaretin en koyusunu görecekler.
Bense bir martının kanatlan kadar
özgür olmak imkansızdır
Ama neden, bilmek istiyorum…

Caddeler boşalmadan döndüğümde eve
Bomboş bir cadde gibi hissediyorum kendimi.
Neden içimiz de bir kör kuyu hep olmak zorunda
o boşluk
Hangi yanımız zenginlik, hangi yanımız yoksulluk
Aramaktan yoruldum, seni bulamadım,
Dolduramadım seninle kırıklarını, çatlaklarını, boşluklarını hayatın.
Bilmek istiyorum hadi:
Bana Mecnun’un dahi, Leyla’nın sahi olduğu
Bir masal anlatın….

Gürül-gürül bilmek istiyorum,
Bir ırmağın çağıl-çağıl akması,
Bir ormanın vadiyi yemyeşil sarması gibi…
Ama neyi, ama niçin, ama nasıl? Bilmiyorum.
Tek bilmek istediğim
Ben bilmek istiyorum…

Mesela, ölümün ve hayatın bütün kurallarım,
Fiziğin bütün kanunlarını,
Ruhun bütün kıtalarım,
Kaderin bütün oyunlarını,
Hatta iskambil oynarken
Görmeden bilmek istiyorum arkadaşların kağıtlarını…
Atmadan bilmek istiyorum zarlarını…
Hatta ve hatta Adem’den bugüne kim yaşadı
Ve nerededir, hepsinin mezarlarını…

Eyvah, eyvah….
Ben her şeyi bilmek istiyorum…

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir