ARKEOLOJİ (KLASİK ESERLER) MÜZESİ

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

BU MÜZE; Alâeddin tepesinin güneyinde Konya’nın Lârende kapısı dışındaki SAHİB ATA MESCtDİ’nin batı ittisalindedir. Yeni yaptırılmış ve 1962 yılında ziyarete açılmıştır. Burada teşhir edilen eserlerin çoğu Eski bedestenden ve idâdi mektebinin şimdi lojman olarak kullanılan asâr-i atika müzesinden gelmiştir. Bunları evvelâ 1925 – 1947 yılları arasında MEV-LÂNA MÜZESİ’ne bağlı olarak bu müzenin havlusunda ve dervişan hücrelerinde teşhir ediyorlardı. 1947 yılında İPLİKÇÎ CÂMtî onarılmış ve 1953 yılmda ARKEOLOJİ MÜZESİ haline getirilerek buraya nakledilmişlerdi.

1960 da İPLÎKÇÎ CÂMİt boşaltılarak ibâdete açılmış ve aynı yıl klasik «serler için yeni binanın yapılmasına başlanmış ve iki senede tamamlanarak açılmıştır.

Bu müze; Konya ve havalisinin eski ve cidden çok kıymetli eserleri ile doludur.

Ciddî ve ilmî mahiyette henüz bir klavuzu neşredilmiş değildir. Bu müzedeki eserlerin bir çokları müstakil birer cilde, hatta cildlere gebedirler.

Buradaki eserler başlıca üç bölümde mütalaa edilmişlerdir :

1 — Mezar taşları ve kitabeleri

2 — Konya ve çevresi eserleri

3 — Muhtelif kazılarda çıkan eserler.

99 numarada kayıtlı Sille civarındaki Eflâtun manastırından getirilmiş Bizans asıllı Selçuk emirlerinden Emîr Aslan Komnanos’un Selçuk tarzındaki kitabeli mezar sandukası fevkalâde kıymetlidir. Biz bu sene (1963) EFLÂTUN manastırında buna benzer bir mezar taşı kitabe parçası bulduk. Bunun da Sultan Alâ-ed-din’in —Birinci— Kayın pederi Kirfard’a ait olması çok muhtemeldir.

Burada KEVELE—KARABURGA (Takkeli dağ) ile bu dağın tepesindeki KEVELE ma’bedinden getirilmiş heykelcikler vardır. Muhtelif dillerde Sibel, Sibele, Kübel, Kübele, Kevele ve Hübel şekillerinde söylenen YERMÂBUDESÎ kendi adını dağın tepesindeki mağara şeklindeki mâbede vermiştir. Sonra bu ad Kevele’ye çevrilmiştir. Garp Türk lehçesinde kelimenin birinci harfi olan (K) harfi Konyalılar tarafından bir çok misalleri gibi yumuşatılarak (G) halini almıştır. Silleliler buradaki çift dağlardan küçüğüne GEVELE büyüğüne yani takkelisine de KARABURGA diyorlar.

SİBEL Koltuğunun altında davul, sağında, solunda arslanlar ve tahtının altında da tavşanlarla temsil edilir. Müzede bulunan SÎBEL heykellerinin çoğu TAKKELİ DAĞ ve civarında bulunmuştur. 702 numarada kayıtlısı Sille civarında Yazır köyündeki bir harabeden çıkmıştır.

Çam ağaçları Sibel’in maşuku Atis’i temsil ettikleri için bu dince çam dokunulmaz, kesilmez bir mukaddes ağaç olduğundan bütün Frikya dağları gibi KONYA ve civarındaki dağlar da çamlarla kaplı idi.

1002 numaradaki Beyşehir yolu üzerindeki Yunuslar köyü harabesinde 1958 de bulunan Milâddan sonra 250—260 ncı yıllarında yapıldığı kabul edilen muhteşem Lahdin üç yüzünde efsanevi 12 herkülün adamı ile tasvir edilen yüksek kabartmalar o devrin sanat ihtişamını bize naklediyorlar. Lâh-din baş tarafında mezara gömülen karı koca ile bir din adamı tasvir edil-miştir. Lahdin kapağında bir izar altında uzanmış yatan karı koca kabartma heykeli kırılmış yok edilmiştir. Burada mühim miktarda pişmiş toprak GÜLABDAN gördüm. Bunların başka müzelerde benzerlerine rastlamadım. Sivri altlı olan bu güzel kokulu mayi kablannm bir çoklarının üstünde insan başı kabartmaları, bazılarında da kûfı yazılar görülmüştür. Müzede bir çok ölü külü kabları da vardır. Meselâ Frikyalılar ölülerini gömmezler yakarak küllerini taş kablara korlardı.

700 numaradaki lahid Konyanın yeni adı ile Ihsaniye mahallesinde *( eski Garipler mahallesinde ) bulunmuştur. PAMFÎLYA tipindeki bu lahid milâddan sonra üçüncü asra aittir.

715 numaradaki şarap tanrısı Baküse nezredilmiş bir adak kabıdır. Geçen «ene Karahüyükteki kazıda çıkan pişmiş topraktan büyük banyo kabı müzenin baş eserlerindendir.

255 numaradaki mermer POSÎDON heykeli milâddan sonra ikinci yüz yıl yadigârlarmdandır.

272 numaradaki Koçhisardan getirilen Roma Lahdi de aynı devrin eseridir.

695 numaradaki som beyaz mermerden yapılmış NİKE haykeli Doğan-hisardaki bir harabeden çıkmıştır.

Yalvacın Men mâbedinden çıkan Yunanca kitabeli eserler arkeologları çok meşgul etmektedir.

Burada silâh tarihini ilgilendiren top mermilerinin dedeleri olan taş yu-valaklar ( Yuvarlak mermiler) kıymetli tarih bergüzarlarıdır. Yumruk büyüklüğündeki bu taşlar sapanla düşmana atılırdı. Bunlar Çatalhüyük kazısında çıkmış* tır. Bunların yanında kemik iğneler, madeni aynalar da bulunmuştur.

1146 numaralı taş DERBE şehrinin kitabesini taşımaktadır.

Bu taş Karamanın doğusundaki AŞIRAN köyü harabesinde bulunmuştur. Bu kitabede şehrin valisinin, Belediye başka-mnm ve Baş rahibin adları okunmaktadır.

Bu taşın yanmda 796 numaradaki kitabeli taş ta Hatunsaray yakınındaki Silistra şehri adına dikilmiş bir şeref âbidesinin kaidesidir. Bu iki şehrin adlarının İNCÎL’de geçtiğini ve Senpol’un Hiristiyanlığı yaymak maksadı ile ziyaret ettiği şehirlerden bulunduğu söyleniyor.

Burada başında iki boynuzlu miğfer bulunan bir asker kabartması da vardır. Bu BOZKIR’dan getirtilmiştir. Boynuz kudret ve kuvveti ifade ederdi. MakedonyalI Büyük İskender’in miğferleri de iki boynuzlu idi.

Arablar buna (Zül-karneyn) derler ki iki boynuzlu demektir.

İskender’in paralarının üstünüde iki boynuzu bulunan miğferli başı süsler.

Konya arkeoloji müzesi çok zengindir. İlmî bir rehbere ihtiyacı vardır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mersin eskort -
deneme bonusu
- deneme bonusu veren siteler - Goley90 Giriş - youtube beğeni satın al - buy youtube likes - istanbul escorts - beşiktaş escort - beylikdüzü escort - postegro - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - istanbul escort - Baywin Giriş - bonusu veren siteler - sahabet güncel adres - onwin kayıt - Aviator oyna